7 Ocak 2025 14:11 IST
Bu makale Snehashish Mitra ve ORF'den Atmaja Gohain Baruah tarafından yazılmıştır.
Hindistan'ın kalkınma yörüngesi kentleşmeyle yakından bağlantılıdır. Bu özet, ülkenin mevcut kentsel planlama çerçevesini eleştiriyor ve kentleşmenin yarattığı boşlukları ve benzersiz zorlukları ve iklim krizinin dağlık şehirlerdeki etkilerini inceliyor. Çalışmanın odak noktası, tarihsel olarak kentleşme söyleminde çok az ilgi gören Hindistan'ın ekolojik açıdan hassas Himalaya ekosistemidir. Bölgenin engebeli kentsel alanları, yerel kaygılara uygun farklılaştırılmış bir politika yaklaşımı gerektiren benzersiz özelliklere sahiptir. Ampirik çalışmalardan ve politika belgelerinden elde edilen verilere dayanan bu özet, bu engebeli alanlardaki mevcut kentleşme yörüngelerinin karmaşıklıklarını ele alacak hedefli müdahaleler önermektedir. Amaç daha kapsamlı ve etkili şehir planlamasına katkıda bulunmaktır.
GSYH (Shutterstock)
Hindistan, ekonomik önemini artırırken, özellikle Küresel Güney'de küresel kalkınmada önemli bir oyuncu olarak ortaya çıkıyor. Kentsel gelişim ülkenin büyüme hikayesine katkıda bulunuyor. Şehirler şu anda gayri safi yurt içi hasılanın (GSYH) %58'ini üretiyor ve bu payın 2030 yılına kadar %70'e çıkması bekleniyor.
Hindistan hızla kentleşiyor; 2050 yılına gelindiğinde, tahmini 404 milyon kent sakiniyle dünyadaki en büyük kentsel nüfusa sahip olması bekleniyor. Ancak yetersiz kamu yatırımı nedeniyle uygun fiyatlı konutların yetersizliğinden artan çevre kirliliğine kadar yaşam kalitesine ilişkin sorunlar büyük ölçüde çözümsüz kalıyor.
Bu yazıya buradan ulaşabilirsiniz.
Bu makale Snehashish Mitra ve ORF'den Atmaja Gohain Baruah tarafından yazılmıştır.
Bu makale Snehashish Mitra ve ORF'den Atmaja Gohain Baruah tarafından yazılmıştır.
Hindistan'ın kalkınma yörüngesi kentleşmeyle yakından bağlantılıdır. Bu özet, ülkenin mevcut kentsel planlama çerçevesini eleştiriyor ve kentleşmenin yarattığı boşlukları ve benzersiz zorlukları ve iklim krizinin dağlık şehirlerdeki etkilerini inceliyor. Çalışmanın odak noktası, tarihsel olarak kentleşme söyleminde çok az ilgi gören Hindistan'ın ekolojik açıdan hassas Himalaya ekosistemidir. Bölgenin engebeli kentsel alanları, yerel kaygılara uygun farklılaştırılmış bir politika yaklaşımı gerektiren benzersiz özelliklere sahiptir. Ampirik çalışmalardan ve politika belgelerinden elde edilen verilere dayanan bu özet, bu engebeli alanlardaki mevcut kentleşme yörüngelerinin karmaşıklıklarını ele alacak hedefli müdahaleler önermektedir. Amaç daha kapsamlı ve etkili şehir planlamasına katkıda bulunmaktır.
GSYH (Shutterstock)
Hindistan, ekonomik önemini artırırken, özellikle Küresel Güney'de küresel kalkınmada önemli bir oyuncu olarak ortaya çıkıyor. Kentsel gelişim ülkenin büyüme hikayesine katkıda bulunuyor. Şehirler şu anda gayri safi yurt içi hasılanın (GSYH) %58'ini üretiyor ve bu payın 2030 yılına kadar %70'e çıkması bekleniyor.
Hindistan hızla kentleşiyor; 2050 yılına gelindiğinde, tahmini 404 milyon kent sakiniyle dünyadaki en büyük kentsel nüfusa sahip olması bekleniyor. Ancak yetersiz kamu yatırımı nedeniyle uygun fiyatlı konutların yetersizliğinden artan çevre kirliliğine kadar yaşam kalitesine ilişkin sorunlar büyük ölçüde çözümsüz kalıyor.
Bu yazıya buradan ulaşabilirsiniz.
Bu makale Snehashish Mitra ve ORF'den Atmaja Gohain Baruah tarafından yazılmıştır.